açıp kapıyı yavaşça
yorgun bir gezgin edasıyla
sana doğru atıp adımlarımı
okşadım saçlarını uzun uzun
duruyordun
bakışların dışarı doğru solgun
ardımda bıraktığım kağıtların karası
bir iz bir anı hep silinir
dolmaya başlayan gözlerimle
ben bakmaya başladım
bakışlarım durgun
sesinin yankısı gitmez bedenimden
gece olur hep
gecede olur olup biten ve sen de
son bir yudum gibi
bitmeye yüz tutmuş rakı kadehi
günler hazirana vuracak kendini
tane tane
sıcak sıcak
27 mayıs 2010
09:24
bursa
27 Mayıs 2010 Perşembe
...'e
sabaha ışıldar gözlerin güneşten öte
zarif ellerinle dolanırsın saçlarında
içten bir gülüş, derin bir nefes
kıyıya vuran dalganın beyazında
bir bulut düşün
içinde kuş sürüleri akan
bu sefer mavisi gökyüzünün
sarar hayallerini dolu dolu
unuturum kendimi yürüdügüm kaldırımlarda
bindigim tramvayda
kalabalık insanların ortasında
düsünüyorsam seni
sen ki
inanmazlar söylesem insanlara
kum tanesi sarılar içinde
parıldayan deniz kabugu
renkli bir taş su içinde
26 mayıs 2010
sabah
bursa
zarif ellerinle dolanırsın saçlarında
içten bir gülüş, derin bir nefes
kıyıya vuran dalganın beyazında
bir bulut düşün
içinde kuş sürüleri akan
bu sefer mavisi gökyüzünün
sarar hayallerini dolu dolu
unuturum kendimi yürüdügüm kaldırımlarda
bindigim tramvayda
kalabalık insanların ortasında
düsünüyorsam seni
sen ki
inanmazlar söylesem insanlara
kum tanesi sarılar içinde
parıldayan deniz kabugu
renkli bir taş su içinde
26 mayıs 2010
sabah
bursa
18 Mayıs 2010 Salı
deniz kabuğu
siyahına doğru pencerenin
gecenin sessizliği efil efil
bakışında senin
yine sen varsın kendince
ve belki de bir gün
kumdan bir kale yaparken sahilde
geliverir bir denizkabuğu üstünde
yazılmıştır bir mısra
isimsiz, şehirsiz
sahibi bellidir ama
bırakmıştır kendini avucuna
koralp
18 mayıs 2010 23:42
bursa
gecenin sessizliği efil efil
bakışında senin
yine sen varsın kendince
ve belki de bir gün
kumdan bir kale yaparken sahilde
geliverir bir denizkabuğu üstünde
yazılmıştır bir mısra
isimsiz, şehirsiz
sahibi bellidir ama
bırakmıştır kendini avucuna
koralp
18 mayıs 2010 23:42
bursa
suçsuz
iki adım ötedesin
dokunamayacak kadar yakın
öyleki benim bu bakışım gözlerine
bir buket tutkudan başka
huzur olabilir sadece
---
sarılmak isteyip bedenine
dokunamamak içimden geldiğince
tarifi yok
büyük bir hayal kırılığı
sen ki tüm güzelliğinle gelirsin
gülümsersin bana
ben, çaresiz, hayran kalırım
---
senin için yasak şiirler yazabilirim
içimdeki en derin
en ahlaksız duyguları
senin bedeninle paylaşmak için
öte yandan bir kenarda da...
olsun,
bu hayat benim
---
kötü olamaz bu paçavralar
haksız da değilim
ve üstüne
sınırlarım da yok benim
bu sebeple daha bir güçlü
hırslı ve tutkulu sarılırım sana
---
sahipsiz dokunuşlardan ne beklenir
kaçamak bakışlarla örülü gecemde...
30 kasım 2009
dokunamayacak kadar yakın
öyleki benim bu bakışım gözlerine
bir buket tutkudan başka
huzur olabilir sadece
---
sarılmak isteyip bedenine
dokunamamak içimden geldiğince
tarifi yok
büyük bir hayal kırılığı
sen ki tüm güzelliğinle gelirsin
gülümsersin bana
ben, çaresiz, hayran kalırım
---
senin için yasak şiirler yazabilirim
içimdeki en derin
en ahlaksız duyguları
senin bedeninle paylaşmak için
öte yandan bir kenarda da...
olsun,
bu hayat benim
---
kötü olamaz bu paçavralar
haksız da değilim
ve üstüne
sınırlarım da yok benim
bu sebeple daha bir güçlü
hırslı ve tutkulu sarılırım sana
---
sahipsiz dokunuşlardan ne beklenir
kaçamak bakışlarla örülü gecemde...
30 kasım 2009
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
renk
bir renk düşün içinde olmadığın sokaklarında yürümediğin söyle bana, bulabilir misin? aldığın nefesin sebebi olur mu? gözündeki bakışta...
-
Kaç yıl oldu düşünmeyeli? Zaman geçer mi düşünmeden? DÜşmeden yada? Defter sayfası, aç kollarını ben geldim! Bir caz ve cazgır içinde, key...
-
Son zamanlarda hiçbir şey yazmadım. Yazmayı seven kişiliğimdem uzaklaşmadım ama aklıma gelenleri yazmaz hale geldim nedense. Sabah iş...
-
m'e ithafen, geceye uzanmış bakınıyor gözlerim beraber yaşanmışlığıyla geçmişin kokusu, sana dair oysa kırlarda hep çiçek kokusu olur öz...