5 Nisan 2009 Pazar

Cadı

kara, her şey kara
büyüleriyle bakışların
sen, kendini beğenmiş nefes
bir bunalımın rüyası bulut
sen...

ne büyücülüğün kanatlandırır seni
ne de saf, insani varoluşun

uçmak istiyorum bakışların olmadan
dokunuşundan uzak bir ırmaktan
su içmek istiyorum kirlenmemiş

dokunma eşyalara
tabiatları kan ağlıyor seninle
sesindeki melodi ölüm saçıyor
kabuğundan yeni doğmuş yılanlara

kağıt parçası yalnızlıklarını özle
kendini anlayamadığın loş uykuları
bir daha bir daha bir daha ağla
tuz tadı vurunca dudaklarına
pencereden güneşi izle, kara

ay doğsada pencerene her gece
sen bir ölüm ışığısın çaresizce...

07 kasım 2007

Hiç yorum yok:

renk

bir renk düşün içinde olmadığın sokaklarında yürümediğin söyle bana, bulabilir misin? aldığın nefesin sebebi olur mu? gözündeki bakışta...