24 Ocak 2010 Pazar

bir akşamüstü

bir akşamüstü ne fısıldar yaşam
ben balkonda otururken bir başıma
yudumlarken çayımı usulca
ay getirir bu sabah ona emanet verdiğim geceyi
takılırım çoban yıldızının peşi sıra
elimde sigara ararım seni

gözümü açarım
kızıl bir ufuk, güneş batmakta
söyle bana canım
bir akşamüstü ne fısıldar yaşam

herhangi bir edebiyat dergisinin
bilmem kaçıncı sayfasındaki şiir
okurum okurum bitmez
şiir dolu bir kitap gibi
duygu dolu, göz yaşı dolu
bir akşamüstü ne fısıldar yaşam

doğudan gelir saf bir sevda
içimi kavuran ateş gibi
ne desem bilmem ki
bir kağıt parçasına seni anlatmak gibi
mısralarda kaybolmuşken ben
bir akşamüstü ne fısıldar yaşam

koralp

2002
bursa

Hiç yorum yok:

renk

bir renk düşün içinde olmadığın sokaklarında yürümediğin söyle bana, bulabilir misin? aldığın nefesin sebebi olur mu? gözündeki bakışta...