ağladığında bir kadın
hıçkıra hıçkıra gecenin içinde
biraz bira ve tuz
damla damla akar duyguları avuçlarına
kırılganlığıyla yalnız
tutkusuyla narin
ağladığında kadın bir başına
kapayarak gözlerini
tedirgin bir esinti gibi
paylaşır kendini tanımadığı vücutlarla
düşünmeden geçmişini
unutmak istercesine geleceğini
dalgın bir bakıştır artık
hayallerine dokunamayan elleri
saçları uzanır yüzüne doğru
bir evin balkonunda
ağustos gecesi sıcak ve nemli
dudaklarında titrek hıçkırıklarıyla
yüzünü güldüremedikçe neye yarar
çalan bu ezgi radyoda
yalansız, rüyasız bir hasret içinde
uzanmışken boylu boyunca
kurtuluşun esiri ömre bedel bir pranga
ve bedeni özentisiz
öylece atılıverilmiş kenara
03 ağustos 2010
20:37
bursa
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder